Sayın Diyanet İşleri Başkanlığı Yetkilileri, Umre başvurusu yapanlardan BORCU YOKTUR beyanı talebini başlatmanızı öneriyoruz.
Kişinin farz olmayan ve ciddi bir ekonomik imkan ve güç gerektiren Umre ibadetini yerine getirebilmesi için borçlarından azad etmiş / özgürleşmiş, ekonomik açıdan da gücü yeten ve ekonomik olarak da özgür olan bir birey olması gerektiğine inanıyoruz.
Yine Kur’an’da borç ödeme sorumluluğu ile alakalı ayetlere baktığımızda kişinin hali vakti yerinde değilse ve borç aldığı kişi tarafından borcu affedilirse ödemesi zorunlu/şart/ibadet/gereklilik değildir. Aksi takdirde borcunu ödemekle yükümlüdür. Bu yükümlülüğü varken kendisi ekonomik açıdan özgür değildir. Eğer ki ekonomik gücü sadece Umre’ye gidecek kadar müsaitse ve borç aldığı kişiden herhangi bir helallik/taksitlendirme/yapılandırma/ödeme planı vs. almamışsa borcunu ödemeden Umre’ye gitmesi caiz midir? Bu konuda topluma açıkça bildiri yayınlanması gereklidir.
Borçtan kast edilen taksitlendirilmiş, daha sonra verilecek şekilde yapılandırılmış, belirli bir düzenli bir ödeme sistemine alınmış ve borçlunun da bu plan dahilinde ödemeye gücünün olması halinden bahsetmiyoruz. Eline bir imkan geçtiğinde ekonomik açıdan özgür olamadığı için yükümlü olmadığı Umre ibadeti ile borcunu ödeme yükümlülüğü arasında kaldığında, yani Umre’ye gittiğinde alacaklısına borcunu ödemeye imkan bulamayacak olması veya alacaklısından bu konuda bir helallik almamış olması durumundan bahsediyoruz. Yani helallik almadığı alacaklısının parası ile Umreye gitme konusundan bahsediyoruz.
Maalesef bu toplumdaki dindarlık ritüel dindarlığına dönüşüyor. Toplumda Umre ibadeti için gereğinden fazla bir hassasiyet mevcuttur fakat borcunu ödeme ya da başka sosyal sorumluluklar açısından bir ibadet şuurumuz kalmadı… Yani hak, hukuk, adalet, borç, emek gibi toplumsal İslamî/insanî değerlere uygun hareket etme bilincimiz yok… Bu konuda vaizlerinize de görevler düştüğüne inanıyor ve dinin eksik vaaz edilmesinden dolayı vebal altında olduklarını düşünüyoruz. Vaizlerinizin gusûl abdestinin gerekliliği anlatırken ‘yürek kirliliği’ni ıskalamamaları gerektiğini düşünüyoruz. Alacaklısının parası ile aslında kendisinin olmayan bir para ile Umre’ye gitmek yürek kirliliği değil midir?
Gereğini bilgilerinize arz ederiz.
* Kaynak belirtmek suretiyle alıntı yapılabilir.
* Yazarın düşüncesi, sitenin genel düşüncesinden farklı olabilir (Düşünce farklılığı zenginliğimizdir).
* Yazının tüm sorumluluğu yazarın şahsına aittir.
