DENEMELER

Bir Şey Sorabilir Miyim?

Samiri ne çaldı? Çaldı ve kalp yıkıldı.

Kaç Samiri tanıdın? Tevhidi çalmanın kaç yolu var? Mesela…

Kurnazlık zeka sayılsa, herkes buna inansa?

Sen Samiri olsan nasıl yaparsın bunu?

Birini kazıklasan ve sana güvenen kişiyi “saf” olduğuna inandırsan. Buna herkesi inandırsan…

Mesela, çocuğunu döverek büyütsen, merhameti çekip alsan, o da senin gibi çok iyi bir Samiri mi olabilir büyüyünce?

Mesela, öğütten nefret ettirsen, öğüt verenleri aşağılasan.

Doğru söyleyeni ahlak bekçisi diye suçlasan.

Kavramların içini boşaltsan.

Vefa, bir sokak adı bile olmasa.

Evrenden istesen, ona, üzerinde “olumlu” yazan çikolatalar yollasan.

Çok değil, teraziye küçük bir dokunuş yapsan.

Yaptığın küçük hilelere çevrenden hoşgörü toplasan.

Seni uyaranların ayağını kaydırsan.

Bütün kötülüklerin anası türbandır desen.

Herkes başörtüsü konuşsa.

Şirki bir masal sandırsan.

Desen de desen. Yapsan da yapsan.

“Beni öldürmek için bana elini uzatsan da sana elimi kaldırmayacağım.” diyen Habil’i neden anlamıyoruz?

“Neden kendini savunmamış ki?” düşünceleri nasıl otomatik akıyor zihnimize?

Zihnimizin Müslüman coğrafyası kaç metrekare?

İçimizdeki toplumun yüzde kaçı Müslüman?

Tek başına ümmet olmak ne demek?

Herkes kendisine “deli” derken bir gemi çakabilir mi insan?

İyi insan nedir?

Bilge insan kimdir?

Anadolu irfanı nerede bulunur?

Biliyor musun, öğüt almayınca hayat öğüt vermenin bir yolunu buluyor.

Bazen sert oluyor ama bir yol buluyor.

Bizim oralarda bayılana tokat atarlar.

Derin uykuda olanı sarsarlar.

Hayatın sillesini yediysen, Allah’tan başka kimseye ihtiyacın yoktur belki.

Rızık Allah’tandır mesela.

Korktuğunu biliyorum.

Korkuyorum.

Biz bu hayata büyülenerek başladık.

Derin uykulara yatırıldık.

Kimimizin gözüne hırs perdesi çekildi, kiminin gözünü acıları örttü.

Okuduk ve kitap yüklü eşek olduk.

Eleştirmek işin kolay kısmı.

O kısmı bitirelim artık.

Kaslarımızı uyardık. Direncimiz güçlendi.

Şimdi gevşeme hareketleri:

Nefes al.

Diyaframdan.

Ağzından yavaşça ver.

Güzel.

Tekrar.

Deriiin bir nefes al.

Gökyüzüne baktın mı?

Nasıl direksiz duruyor?

Göğü ayakta tutan Rabbin seni de ayakta tutar.

Şimdi nefesini bırak.

Yavaşça.

Tekrar.

Deriiin bir nefes al.

Rilke ne sormuştu?

“Tanrı beni yaratmakla ne kastetti?”

Nefes ver.

Yavaşça.

Derin bir nefes al.

Toprağa baktın mı?

Seni yaratan Rabbin, seni yaratmakla neyi protesto etti?

Nefes ver.

Uyumlu musun?

Nefes al.

İçinden neye itiraz ediyorsun?

Nefes ver.

Korkuyor musun?

Üçe kadar say.

Toprak olsaydın sende ne yetişirdi?

Gözlerini kapa.

Annen sana ne ekti?

Nefes al.

Baban sana ne ekti?

Nefes ver.

Tohumlar mahsul verdi mi?

Güzel. Öfke biçtin demek. Korku büyüttün.

Nefes al.

Nefes ver.

Bahçeye baktın mı?

Kiraz ağacını sarmaşık sarmış.

Nefes al.

Kuruyacak.

Nefes ver.

Toprakla uğraşmayı sever misin?

Nefes al.

Eline bir orak al.

Dua, kitap, tefekkür.

Dal o bahçeye.

Üçe kadar sayınca büyü.

Bir… iki… üç…

Artık büyüdün.

Ayıklamak senin işin.

Seçmek senin işin.

Çöpleri ayrıştırmak senin.

Kökleri ayrıştırmak…

Gözlerini aç.

Hoş geldin.

Tepkinizi İfade Edin
Like
Love
Haha
Wow
Sad
Angry

* Kaynak belirtmek suretiyle alıntı yapılabilir.
* Yazarın düşüncesi, sitenin genel düşüncesinden farklı olabilir (Düşünce farklılığı zenginliğimizdir).
* Yazının tüm sorumluluğu yazarın şahsına aittir.

mimhece

Ses-Söz-Arpacık
0 0 Oy
Gönderiyi Puanla
Abone ol
Bildir
guest
0 Yorum
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları gör

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
0
Düşüncelerinizi bildirmek ister misiniz, lütfen yorum yapınx