Mehmet Görmez: Devlet sathında adalet yücedir, devlet ihsanda bulunursa torpil olur!
Türkiye’de İslam ufkumuz daralıyor. Ufku açmak için dinimizi doğru okumalı ve doğru anlamalıyız
Peygamberimiz, “Ben mekarimi ahlakı tamamlamak için gönderildim” diyor. Ahlak sadece dinin vaaz ve irşat bölümüne havale ettiğimiz bir şey değildir. Ahlak ahkamın aklıdır. Ahlak fıkhın aklıdır. O aklı kaybettiğimiz zaman fıkhı kaybederiz.
Muruet ahlakı cahiliyyede de vardır. Ve İslam ahlakı değildir. Muruet ne demek?
Raculiyyet demektir. Erkeklik demektir.
Hani deriz ya erkek adam bunu yapmaz. İşte bu ahlak muruet ahlakıdır. Ve eksik bir tanımlamadır. Muruet ilişkisi ahlakı bir noktada kadın ve erkek üzerinden şekillendirir.
Miras aldığımız bir başka ahlak çeşidi de itaat ahlakıdır.
Mutlak itaat ahlakı İslam ahlakından değildir.
İtaat ahlakında güç ahlakı ortaya çıkar. Güç ahlakı belirleyemez. Maruf üzerinde itaat vardır.
Bir başka ahlak çeşidi de Aristo’dan bize kalan Saadet ahlakı vardır. Bunların herbirisinden alacaklarımız var ama reddettiklerimiz var. Ahiret saadetini dışlayan bir ahlak, ahlak olamaz.
Bir başka ahlak çeşidi vazife ahlakıdır. Elbette herkes vazifesini en iyi yapacak ama tek başına bu ahlak yeterli değildir.
İslam ahlakı…
Bütün bunların müspet yönlerini almış, marifet ve ma’ruf ilişkisini getirmiştir. Adalet ve ihsan…
Biz her Cuma hutbeyi adalet ve ihsanı dile getirerek bitiririz.
Adalet size bir kötülük yaptığı zaman onun cezasını vermeniz adalettir. Ceza müeyyide tek başına adalet olur mu? Olmaz…
Ceza ve müeyyide adalet olmaz.
Peki, affetmen nedir?
Affetme, ihsandır.
Adalet mi yücedir, ihsan mı yücedir.
Devlet sathında adalet, kardeşler arasında ihsan yücedir. Devlet ihsanda bulunamaz. Torpil olur. Ama siz aile hayatında adalet caiz değildir diyesim geliyor. Eğer aile hayatında adaleti uygularsanız o aile devam etmez. Eşler birbirini affedecek. Baba evladı, evlat babayı affedecek.
Anneniz size bir tokat vurdu. Adalet olsun diye annenize kaldırıp tokat vurabilir misiniz? Vuramazsınız…
Bizim fakihlerimiz, fıkhımızı belirlerken Cenabı Hak ile kul arasındaki ilişkiyi tanımlarken onlarca isimden birini esas aldılar.
El Hakim…
El Hakim sıfatını esas aldılar. Zaman zaman burada yanlışlar yapıldı. Allah ile kul arasındaki ilişkiyi hakim ile mahkum arasındaki ilişkiye indirgememiz bazı eksiklikleri beraberinde getirdi.
Baba hakim evlat mahkum olmaz. Öğretmen hakim, öğrenci mahkum olmaz. Erkek hakim kadın mahkum olmaz. Rahmanın rauf sıfatını, afuv, rahmet sıfatlarını bir kenara bırakır da hakimiyetini esas alırsak kulu da sadece onun mahkumu kabul edersek o takdirde din sadece teklif olur, mü’min sadece mükellef olur. Vergi mükellefi gibi bir mükellef ortaya çıkar. Kendini mükellef gören bir anlayıştan ahlak doğmaz.
Kaynak: Dinihaberler
* Kaynak belirtmek suretiyle alıntı yapılabilir.
* Yazarın düşüncesi, sitenin genel düşüncesinden farklı olabilir (Düşünce farklılığı zenginliğimizdir).
* Yazının tüm sorumluluğu yazarın şahsına aittir.