ARAŞTIRMADENEMELER

Ergenlikte Cinsellik

Cinsellik, fıtri bir olgu olmasına rağmen, mahrem bir alan olmasından dolayı konuşulması, anlatılması ayıp, günah, tabu kabul edilmiştir. Cinsellik, kişinin fiziksel yapısını, kendisi ile ilgili yargılarını, seçimlerini, diğerleri ile ilgili neler düşündüğünü ve tüm bunların yaşadığı çevre içerisinde ne anlama geldiğini kapsamaktadır. Yani cinsellik, kişinin kadın ya da erkek olmasından ve seksten daha çok şeyi ifade eder. Dünya Sağlık Örgütü cinselliği, fiziksel, duygusal ve ilişkilere yönelik bir kavram olarak ele alır. Acıkmak, susamak ya da bir ele, göze sahip olmak gibidir cinsellik. Fıtri olan bu kavram, içini kirlettiğimiz bir çok kavram gibi kirletildiği için, konuşmak yasak, ayıp, günah ilan edilmiştir. Cinsellik olgusu doğum ile başlar. 18 ay – 3 yaş arasında cinsel kimlik sorgulanmaya ve oturmaya başlar. Ergenlik dönemi ile birlikte ise fiziksel ve duygusal değişimler hızlanır.

Ergenlik, değişim demektir. Büyümektir, çocukluğunuz ile vedalaşmaktır. Bu yüzden de biraz hüzünlüdür. Ergenlik ile birlikte, ergenin vücudu da değişim göstermeye başlar. Ergenin yükselen cinsel değerleri vardır ve yavaş yavaş ailesinden uzaklaşır. Anne baba ergeni zapt etmeye çalışırken, ergen anne babayı alt etmeye çalışır. Anne babalar bu dönem de çocuklarına daha anlayışlı ve idare eder durumda olmalıdırlar.

Fiziksel Değişim; Anne karnında başlayan gelişim, ergenlik sürecinde de devam eder. İştah artar, iştah artışı ile kilo alırlar. Erkekler de ses kalınlaşır, kızlar da ise tizleşir, sivilceler baş gösterir. El ve ayak hızlı büyüdüğü için vücutları ile koordinasyon kurmakta zorlanırlar. Soyut düşünme yetileri gelişir ve bu kavramlara ilgileri artar, siyaset, din vb. duyguların yoğunluğunda artış vardır. Aşık olurlar, aşırı hayal kurarlar, yalnız kalmak isterler, asi ve hırçındırlar. Kendi başlarına buyruk olurlar, kendi özel bakımlarına dikkat ederler, duygusal anlamda çalkantılıdırlar, yalan söylerler, çünkü anne babaya güven duymazlar.

Erkeklerde Cinsel Gelişim:
– Genital organlarda büyüme
– Genital bölge ve koltuk altlarında kıllanma
– Sakal ve bıyık çıkması
– Ses değişimi
– Boşalma

Kızlarda Cinsel Gelişim:
– Genital organlarda büyüme
– Meme gelişimi
– Genital bölge ve koltuk altlarda kıllanma
– İlk adet kanaması

Mastürbasyon:
Mastürbasyon, cinsel uzuvların genel olarak elle uyarılarak, cinsel tatminin sağlanmasıdır. Erkeklerde mastürbasyon yapma oranı yüzde yüzdür. Kadınlarda ise bu oran bilinmemektedir çünkü erkekler için çok doğal kabul edilen mastürbasyon, kadınlar için çok daha ciddi bir tabudur. Kadınların bir çoğunun bırakın mastürbasyon konusunu, kendi genital organlarını dahi tanımadığı görülmüştür. Bu yüzden elde net bir veri yoktur. Erkeklere göre oranın oldukça düşük olduğu tahmin edilmektedir. Mastürbasyon sağlıklı bir cinsel gelişim ile gelen bir olgudur, son derece doğaldır. Fakat bu konunun günah kabul edilmesi, mastürbasyon yapanların ahirette ki cezaları ile ilgili uydurulan söylemler bunun bir yasak, yanlış olduğu bilgisinin işlenmesi ile, duygularını bastıramayıp mastürbasyon yapan gençlerde suçluluk duygusu oluşturmaktadır. Bu suçluluk duygusu ile gerçekleşen eylem gelecekteki cinsel hayatına olumsuz yansımaktadır. Erken boşalma en sık görülen problemdir.

Pornografi:
Ergenlik ile birlikte artan cinsel duygular, gençleri pornografiye yönlendirebiliyor. İnternet ile çok rahat ulaşılan bu yayınlar gençlerimizi olumsuz etkilemektedir. Abartılı, sağlıksız, gerçekten uzak, şiddet, sapık içerikli görüntüler gençlerin temiz zihin dünyasını kirletmektedir. Bazı araştırmacılar pornografiye maruz kalmanın çocuk beyninin doğal gelişimini de etkilediğini söylüyor. Medya Eğitim Enstitüsü başkanı Dr. Judith Reisman’ın vardığı sonuç şöyle: “Nörologların beynin, pornografik seslere ve görüntülere verdiği içgüdüsel karşılık konusundaki gözlemleri şunu gösteriyor: Pornografi izlemek, beynin yapısında, kişinin bilinçli seçim yapma yeteneğini ortadan kaldıran biyolojik bir değişiklik meydana getiriyor. Bu, özellikle çocukların kolay etkilenebilen zihinleri için zararlıdır; çünkü pornografi onların, gerçek yaşamı kavrayabilme ve dolayısıyla fiziksel ve ruhsal açıdan sağlıklı, mutlu bir yaşam sürebilme gücünü tehlikeye sokar.” Pornografi bağımlık yapar ve bu bağımlılık kişilerin gelecekteki cinsel yaşamlarını, partnerlerine bakış açılarını da olumsuz etkilemektedir.

Anne Baba Nasıl Davranmalı?
Ergenliğe giren çocuklar da değişimler ile birlikte aileler de ne yapacakları konusunda tereddütler yaşarlar. Ergen çocuklara sahip iseniz;

– Çocuklarınıza rehberlik edin, durumu görmezden gelmeyin. Eğer siz çocuklarınıza rehberlik etmezseniz, onlara yalan yanlış bilgiler ile rehberlik edenler çıkacaktır,
– Çocuklarınız ile arkadaş gibi olun, fakat unutmayın ki, onların bir çok arkadaşı vardır, fakat bir anne babası var. O yüzden arkadaş olurken anne baba olduğunuzu unutmayın.
– Çocuklarınızı yargılamayın, anlamaya çalışın, sizin de bir dönem geçirdiğiniz ergenliğinizi hatırlayarak, çocuklarınız ile empati kurun,
– Unutmayın onlar sizin çocuklarınız,
– Çocuklarınızın değişimlerine açık olun,
– Biz her ne kadar istemesek de artık çok küçük yaştaki çocuklar bile interneti kullanıyorlar ve çok rahat bir şekilde pornografik görüntülere ulaşmaları mümkün. Yaşlarına ve düzeylerine uygun olmayan görüntülere, zamanından önce tanık olmak ileride önemli çok büyük sorunlara yol açabilmektedir. Bu nedenle çocukların ve gençlerin internet kullanımlarına bir sınır koymak, pornografik sitelere girmelerini engelleyici önlemler almak, bilgisayar programlarını kullanmak faydalı olacaktır. Çocuk tabi ki yaşına ve düzeyine uygun bir şekilde cinselliği bilmelidir, cinsel konularda anne/babasına sorduğu sorulara doğru ve tatmin edici cevaplar verilmelidir.
– Ve en önemlisi, bu dönem geçecek, bunu bilin…

Ne olursa olsun unutmamanız gereken onların sizin çocuklarınız olduğu ve çocuklarınıza verdiğiniz eğitimin, anlayışın, bu süreçte onların yanında olmanız ya da olmamanız gelecekteki sağlıklı ya da sağlıksız bireyler yetişmesine sebep olacaktır. Sağlıklı bireyler, sağlıklı, mutlu çocuklar yetiştirir ve sağlıklı mutlu toplumların temeli her alanda mutlu sağlıklı ailelerdir.

Yeşim Mızrak Gemici
İlişki ve Evlilik Danışmanı

Tepkinizi İfade Edin
Like
Love
Haha
Wow
Sad
Angry

* Kaynak belirtmek suretiyle alıntı yapılabilir.
* Yazarın düşüncesi, sitenin genel düşüncesinden farklı olabilir (Düşünce farklılığı zenginliğimizdir).
* Yazının tüm sorumluluğu yazarın şahsına aittir.

Yeşim Mızrak Gemici

1971, Şubat, Bursa doğumlu Yeşim Mızrak Gemici; evli ve 2 çocuk annesi, ilişki ve evlilik danışmanı ve profesyonel yaşam koçudur. Ayrıca 2000 yılından beri Kur'an Talebesidir. Okumayı, seyahat etmeyi, psikoloji ile ilgili araştırmaları sever. İnsan ayetini okumaya meraklı, dünya da yolcudur...
5 3 Oy
Gönderiyi Puanla
Abone ol
Bildir
guest
4 Yorum
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları gör
Nur Aktaş
Nur Aktaş
3 yıl önce

önemli bir konuyu ele almışsınız yeşim hanım bu konu çok tabulaştırılan bir konu..

Yeşim Gemici
Yeşim Gemici
3 yıl önce

Teşekkür ederim Nur hanım.

Onur Tozluyurt
Onur Tozluyurt
3 yıl önce

Tek problem ekren boşalma degil tabi ama bu konuda çok şikayet dinlediniz sanirsam 🙂

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
4
0
Düşüncelerinizi bildirmek ister misiniz, lütfen yorum yapınx