Abicim basit oku şu Kur’anı kurbanın olayım.

“Salih abi çok kral adamdır, ekmeğini taştan çıkarır” desem, hemen atlayıp;
-Saçmalama, hiç taştan ekmek çıkar mı ! dersin.

Ama iş,
Kur’anı okumaya gelince;
Taştan “Dişi Deve”yi çıkarıp iki saat üzerinde bu neydi diye başlarsın kavga etmeye. Salih’in Devesi şuydu da, buydu da.

Salih’in devesi kapında duruyor işte bak hemi de dört tekerli, sabahtan akşama kadar bak.
Beyaz, Metalik gri, siyah.
Hem bak sadece o mu !
kaldır kafanı irili ufaklı gökdelenlere taştan ne develer çıkıyor uygarlığın, gör. Her gün hangi arazinin altını üstüne getiriyorsun, hangi gdo lu ürünü millete kakalıyorsun bi bak. Allah’ın nimetlerini kullanarak taştan bir uygarlık çıkardında o uygarlık doğal mı ?
değil, dimi.
O uygarlık gün be gün senin sonun oluyor dimi.
Soğuk, doğal olmayan, yağma ve talan üzerine kurulmuş, biriktirdikçe biriktirilen bir zenginlik.
Kardeşini unutturan,
açı ve çıplağı görmezden geldiren,
baş döndürücü bir kazanma hırsı.
Ye, ye, ye, O yeeee.
çıstıklı,
bol fındıklı,
bol reklamlı, şok şok şok lu, hemen şimdi li, az sonralı bir uygarlık, içine tükürdüğümün uygarlığınız.
Allah Arab’ın algı dünyasında bu yapıp ettiklerini öyle joker bir kelime kullanarak yapıyor ki adamların başı dönüyor. Dişi Deve demek Arab’ın her şeyi demek.
Deve değerli ama Dişi Deve,
çok değerli, onyüzmilyoncuk kadar, Oo öle böle değil!

Tıpkı bir Dişi Deve gibi Uygarlık. Verimli, çok verimli. Ancak bu uygarlık Allah’ın Sünnetullah’ına bağlı kalırsa hayatta kalabiliyor. İnsanoğlunun doymak bilmez hırsı yüzünden Sünnetullah katledilirse aslında insanoğlu kendi topuğuna sıkıyor. Ve bir bereket sembolü olan verimli devesini kesmiş oluyor. Sen bunu şöyle düşün, Deve o günün nakliye aracı. Senin de yüzlerce tırın var ve nakliye işi yapıyorsun. Biri geliyor ve senin bütün tırlarını ateşe veriyor, sigortan yok, kaskon da yok. Off ! İşte o gelip senin tırlarını yakan İNSANOĞLU. Bu süreç hep böyle işler. İnsanoğlu azdıkça, yerüstü ve yeraltı kaynaklarını sömürüp tükettikçe, doğayı katleder ve kendi sonunu getirir. İşte Salih’in devesi tüm insanlık tarihi boyunca tekrar eden bu ahmaklığımızı sembolize eden muhteşem bir anlatım…

Abicim basit oku şu Kur’anı kurbanın olayım. Ekmeğini taştan çıkaran adamın okuduğu gibi oku.
Allah hani bir misal verecektiiiiiiii,
hani vereceği örneğe takılmayacaktıkkkkkkkk,
üzerinde kavga etmeyipppppppppp
“Allah bu örneği vermekle bir hakikate değinmek istiyor” deyip sivrsineği değil hakikati alacaktık yaaaaaaaaaaaaa !

Ya bizim bu Kur’an’a ettiğimiz nedir ya !