Spiker
Sağa sola çarpa çarpa ilerliyor harfler. Yükü ağır olmalı karşıdan gelen ismin. Bazı küçük harfler cümlede bir yere yerleşmek için koşuşturuyorlar. Güzel bir anlam peşine düşen cümle, diğer cümlelerle pazarlık ediyor. Taşıyacakları anlam üzerinde anlaşmaya çalışıyorlar.
Bir harf gelip meydana bir çuval bırakıyor. Anlaşılıyor ki hikaye iç açıcı değil. Çuvalın içinde bir kız çocuğu var. Haber metninde rol aldıklarını anlıyor harfler. Hepsi utana sıkıla görünüyorlar bir haber spikerinin gözlerine. Haber spikeri sözleriyle tüm dünyayı yasa buluyor. Ulusal yas ilan ediyor utanan cümleler. Sırada başka haberler var. İşi biten harfler diğer haber metninde yer almak üzere koşturuyor. İçgüdüsel olarak herkes yerini biliyor, üstlerinde, bir önceki haberin kokusunu taşıyarak.
Yıllardır süren bir işgaldeki katledilişleri aktarıyor spiker.
Eski elbiseler içinde dinliyor dinleyenler. İçlerinden biri, “bize yeni elbiseler gerek” diyor, “adalet, adalet!”
Eski elbiseler içinde kıvranıyor dinleyenler. İçlerinden biri egzoz dumanında boğuluyor yeni bir haberin. Diğeri “bize yeni bir şeyler gerek” diyor, “yeni bir tavır.”
Eski elbiseler içinde bir eskici geçiyor sokaktan. Dinleyenlerden biri “bize iyi haberler gerek” diyor. Beri ki, “bekle” diyor eskiciye, elbisesini veriyor. Öteki televizyonu veriyor eskiciye. Diğeri “kendi haberlerimizi biz yapalım” diyor. Harflerin içi sıkılıyor, cümleler umutla izliyor olan biteni. Biri diyor, “ben savaşamam.” Öteki diyor “ben konuşamam.”
Cümleler inanıyor yol arayan insanların bir yol bulacağına.
Önce cümleler kuruluyor. Önce cümleler kuruyor insanı baştan ayağa.
Mimhece
* Kaynak belirtmek suretiyle alıntı yapılabilir.
* Yazarın düşüncesi, sitenin genel düşüncesinden farklı olabilir (Düşünce farklılığı zenginliğimizdir).
* Yazının tüm sorumluluğu yazarın şahsına aittir.