GÜNDEM

Dün Hadis Uydurma, Bugün Kur’an’dan Yontma


Spotify’da dinlemek için buraya tıklayabilirsiniz…

Bugünlerde zihnimde şu fikir oluştu:

Hadis usulünde, itikad alanında olmamak kaydı ile ibadetlere yönelik terğib ve teşvik için hadis uydurulabilir, şeklinde bir ifade okumuştum. Tabi her muhaddis buna onay vermemiş. Ama ciddi sıkıntı. Geçmişte buna benzer iyi niyetle de olsa bid’atler üretilmiş. 

Bugünlerde ise modernlerin özellikle Kur’an’a karşı cesurca yaklaşmaları üzerinde düşünürken,
acaba dedim, onlar da yukarıdaki bazı hadisçiler gibi olaya psikolojik açıdan yaklaşıp insanları dindar yapmak için Kur’andan kırpmayı yahut yontmayı kendi kendilerine caiz mi yaptılar?

Bunun en belirgin örneği “başörtüsü yok” demeleri ve tesettürü de gereği gibi gündeme almamaları. Kemalist ve benzeri çevre için “başörtüsü olmasın da, ne olursa olsun” durumu var. Zira yakın tarihte örtü üzerinden müthiş gerilimler yaşandı. Bizim bazı modern hocalar onları kazanma adına haydi bunu da yontalım ne olacak ki atmosferine girdiler. Bu bir atmosfer meselesi. Direk ifşa yok.

Namaz da bundan nasibini aldı. Destek anlamı verenler mi dersiniz, “namazı bela ettiler” diyenler mi dersiniz, “önemli olan vicdan” diyenler mi dersiniz?! 
Sabah namazına kalkmak bu gibileri için haşa “zulüm” gibi… 

Mesela Hacca da ciddi ilgileri yok bu kesimin. Modern Kurancıların da yok sanki. Biraz da Arap coğrafyasında olması da olabilir mi acaba? Hani “araplar arkadan vurdu” falan, bir de “ortadoğu bedevi insanı” aşağılamaları var. Görüyoruz böyle kibirli söylemleri…

İçki de vazgeçilmez idi o kesimlerde ona da bir şeyler buldular. Sarhoş olmayacak kadar falan… Suça sebeb olmasa sorun olmaz gibi sözde çıkış yolları. Halbuki teslim/muslim olan böyle davranır mı? Sahabeler nasıl yapmıştı bu durumda? Onları tanımak işte bu nedenle önemli…

Neymiş, dine ısındıralım. Bu çağın insanı biraz (sözde) özgüvenli ve alışkanlıkları var. Kolay kolay yola gelmez. İyisi mi biz de bu gibi yolları seçelim. Zalim de olsa liderlerine anma yapalım mesela… 
(Şeyhe mürid olmaktan farkları yok halbuki ama cici duruyorlar olsun)

Böyle düşündüklerini sanıyorum. Bana göre işaretler burayı gösteriyor. Bankaya para yatırıp faizini almak Kur’andaki yasağa girmiyor. O da güzel(!). Allah ve Resulü savaş açmak şeklinde tarif edilen bir günaha karşı ne kadar rahatlar değil mi? İslami hassaisyet mi yoksa çağın hakim paradigmasının hassasiyeti mi?

Kur’an resmen ellerinde nesne olmuş. Geçmiş külliyatı toplumun gözünde küçük düşürünce, meydan kendilerine kaldı. Ortada ciddi anlamda ilmilik yok. O kesimlere uygun yontma da yapınca gerisi tamam. Zaten popüler kültür ve hegemonik çağ o kesimin tarafında. LGBT kültürü de geliyor batıdan gümbür gümbür.

Hasılı o çok eleştirdikleri bir kısım uydurmacı hadisçilerden çok da aşağı değiller. Hatta daha vahim. Maalesef onlara mürid gibi inanan kesim var. Sözde akıl ve sorgulama derler ama geçmiş külliyatı bizzat okumadan hocaları ne derse kabul edip nefret ederler ve dalga geçerler. Sivri tekfirci oldular. Dini tek doğru anlayan biziz havasına girdiler. 

Yazık oluyor. 

Ha bu arada hidayetin ne demek olduğunu İbrahimi teslimiyetin ne demek bunlar üzerinden daha iyi anlıyorum.

Ayrıca yine bunlar sayesinde “peygamber bu dini nasıl yaşadı?” Sorusu daha anlamlı hale geldi. Mütevatir sünnet yani. Yine uydurmalar dikkat edeceğiz. Buna itirazım yok. Ama modern bid’atlere karşı da uyanık olalım.

Vesselam

Mustafa TOSUN

Tepkinizi İfade Edin
Like
Love
Haha
Wow
Sad
Angry

* Kaynak belirtmek suretiyle alıntı yapılabilir.
* Yazarın düşüncesi, sitenin genel düşüncesinden farklı olabilir (Düşünce farklılığı zenginliğimizdir).
* Yazının tüm sorumluluğu yazarın şahsına aittir.

Mustafa Tosun

Mustafa Tosun 1987, Adıyaman doğumlu. Fırat Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Bilgisayar Öğretmenliği Bölümü mezunu. Şanlıurfa'da öğretmen olarak görev yapıyor. Evli ve iki çocuk babası. İslami okumaları lise yıllarında başladı. Fizilal-i Kur'an Tefsirini ilk lise yıllarında okuyan yazar, Üniversite yıllarında ise okumalarına/yazmalarına aralıksız olarak devam etti ve Özgün İrade, Söz ve Adalet, Bilge Adamlar, Kur'ani Hayat, Haksöz Dergilerini takip etti. Hoca ayrımı yapmadan İslami okumalarına devam etmektedir. Kur'an Merkezli Sünnet paradigmasını, İslam Kardeşliğini ve Ümmet Bilincini önemseyen yazarımız, Mezhepçiliğe ve ırkçılığa da karşı duruşu ile mücadelesine devam etmektedir.
0 0 Oy
Gönderiyi Puanla
Abone ol
Bildir
guest
0 Yorum
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları gör

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
0
Düşüncelerinizi bildirmek ister misiniz, lütfen yorum yapınx