İstiklal mücadelesini yürüten 1.meclis 12 Mart 1921’de kabul edilmiştir.
Ümmet ruhuyla, İslami değerlere haiz bu marş asla ve asla 1 tane ulus’a ithaf edilmemiştir. Ve asla ulus mantığı ile yazılmamıştır. Döneceksek tekrar o ruha dönmeliyiz. Bu ülkenin gerçek zemini 1. Meclisteki zemindir.
İstiklal Marşı kurucu marştır. Bu marş, bu ülkenin kurucu unsurunun kodlarını ele veriyor. Müslümanlar olarak bu ruhun yeniden canlanması taraftarıyız.Okurken bu ruhla okuyoruz. Asla etnik olarak sadece bir ırkın (türk) marşı olarak görmüyoruz. Buna inanmayan baştan sona Safahat’ı anlayarak okusun ve Mehmet Akif’in hayatını öğrensin.
Günümüzde milliyetçi hastaları gördükçe islami şuurun, islami dünya görüşünün önemini daha iyi anlıyorum. Müslümanların çoğunlukta olduğu devletler katı milliyetçiliği bırakıp, ümmet bilinci ile siyasi ilişkiler, bağlar kurmak zorundadır, buna zorlamalıyız sivil olarak.. Savrulmadan..
Ümmetçi ve İslamcı ruhun gerçek temsilcilerinden olan Mehmet Akif Ersoy’a Rabbimiz rahmet eylesin. Safahat baş ucu eserimiz olmalıdır.
Ancak bu yiğit insanın 2.meclis döneminde mecliste olmaması ve sonrasında yaşadıkları iyice araştırılırsa ülkemizin başına nelerin geldiğini anlarız. İrtica kod adıyla takip edildiğini söyleyeyim gerisini siz anlayın.
Günümüzde her ne kadar ulus mantığıyla ümmet coğrafyamız bölündü ise de bu sınırlar gönüllerimizde yok. Müslüman halklar olarak herkesin fıtri haklarının özgürce yaşadığı ve siyasi, askeri, ekonomik birlikteliğin İslam kardeşliği zemininde olması için imanımızla mücadeleye devam edeceğiz. Bu bizim için kulluk sorumluluğudur.
İstiklal Marşındaki ruh ile inşaallah ümmetin birlikteliğine yeniden kavuşuruz.
* Kaynak belirtmek suretiyle alıntı yapılabilir.
* Yazarın düşüncesi, sitenin genel düşüncesinden farklı olabilir (Düşünce farklılığı zenginliğimizdir).
* Yazının tüm sorumluluğu yazarın şahsına aittir.
