Gençler çok savunmasız durumda. Ruhsal bunalım patlamaları yaşıyorlar. Kimini görüyor kimini göremiyoruz. Farkına varmamız için hepimizin genç iksiri içmemiz gerekiyor.
.
O ne be ?
.
şu abicim, gel anlatayım;
.
Bir yanda zibidi zenginleri dünyanın en güzel sahillerinde yarıştırıp onlara “para için, şan için, şöhret için her şeyi yapmalısın” felsefesini alttan alta işleyen macunlar varken..
.
diğer yanda pedofiliyi özendiren klipleri, anlamsız hayat tarzı ile hiçliğin girdabında debelenen ergenleri kitaplarıyla zehirleyen sanat, edebiyat, şiir camiasının örnek minik ergen zeynası haleyna milki ve benzerleri varken..
.
futbolu, dizisi, sosyal medyası ve hiçliği bir yaşam felsefesi olarak sunan diğerleri varken
.
Genç kardeşlerimize sunulan İslam vizyonu alabildiğine sığ ve onların gönül dünyalarına hiç ama hiç hitap etmiyor. Ufuk açmıyor, sorunlara çözümler üretmiyor. Masal ve menkıbe dinlemekten ve anne baba azarı işitmekten bıkmışlar.
.
topu taca atıp, bunca it uğursuz ve çakal bunların müsebbibidir demek aslında kolaycılık olacak o yüzden şapkayı çıkarıp önümüze koyalım şimdi
.
Genç evli çiftler çok pahalıya düzdükleri evlerinde en fazla altı ay birbirlerinin hobileriyle işi götürüp bir yıl sonra tıkanıyorlar. Sosyal hizmetler verileri korkunç şeyler söylüyor. 1 yaşında çocuğuyla boşanmış ve ömür boyu nafaka ile geçinen bir sürü genç anne var. Bunun aksi yönde fabrikada asgari ücrete talim edip hem nafaka ödeyip resmi olarak evlenemeyen ve bu nedenle canının istediğyle takılan genç erkekler.
.
Daha baştan kurulurken yanlış kuruluyor iki gözüm bu yuva. Her şey o kadar yerli yerindeki eksik yok !
.
Her şey tas tamam ama evliliği salt gezmek tozmak, sinemaya gitmek, alışverişe gitmek serpme kahvaltı yapmak olarak anlayan genç evli çiftlerin işi Allah’a kalmış, umarım onlar hayatın zorluklarının asıl evliliği ayakta tuttuğunu bir gün anlarlar. Umarım evlilik sadece haz’dan ibaret bir olgu olmaktan hayatın tüm an’ını paylaşma sorumluluğu olduğunu anlarlar.
.
Biz şimdi babalara gelelim babalara;
.
Abicim vadiyadan geliyorum bütün gün anam ağlamış ne kitap okuması! diyen kardeşim, artizliği bırak ! Haftada bir çekyata devrilip iki saat maç izlemeyi biliyorsun.
.
Biz annelere gelelim analara;
.
Abicim sabahtan akşama kadar işte geberiyorum, eve gelip yemek çamaşır bulaşık ne kitap okuması ! kardeşim artizliği bırak. O diziye bi dalıyorsun feleğin şaşıyor !
.
Kardeşim, Kardeşlerim; kendinize bir vizyon, bir hayat gayesi, tutunacak bir amaç, kayda değer bir sorumluluk bilinci çizemediyseniz çocuklarınızın halinden de şikayet etmeyin. Edecekseniz de oturup bir ton kitap okuyup, onların gönül dünyalarına dokunup hayallerine ortak olduktan sonra edin.
.
Aptal aptal ateist forumlarında sorulan sorulara cevap yetiştiren din alimlerimizden,
.
bugün karnımdan gurultular geliyor şu ayetten bugün bunu anlıyorum yarın Allah kerim diyen alimlerimizden,
.
sakızın orucu bozup bozmayacağını cevaplayan paragöz din alimlerimizden,
.
fakir edebiyatı yapıp villalarda yaşamak için yanmaz kefen satanlardan çocuk çocuğunu koruyabilmek için sadece onların karınlarını doyurmak anne ve babalık değildir.
.
Onların ruhunu doyurmak, ruhlarıyla arkadaş olmaktır anne babalık.
.
Sen onu maçla ya da diziyle doldurursan sonra hiç şikayet etme kardeşim. Edeceksen de önce alnın bi terlesin Nuh gibi, gemiyi yap da sonra şikayet et ona binmeyenden !..
Yusuf Kahraman
* Kaynak belirtmek suretiyle alıntı yapılabilir.
* Yazarın düşüncesi, sitenin genel düşüncesinden farklı olabilir (Düşünce farklılığı zenginliğimizdir).
* Yazının tüm sorumluluğu yazarın şahsına aittir.
